بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٖ نَّاعِمَةٞ ٨

İnanmış olanların yüzleri, o gün, pırıl pırıldır.

– Seyyid Kutub

لِّسَعۡيِهَا رَاضِيَةٞ ٩

Yaptıklarından hoşnutturlar.

– Seyyid Kutub

فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٖ ١٠

Yüksek bir bahçededirler.

– Seyyid Kutub

لَّا تَسۡمَعُ فِيهَا لَٰغِيَةٗ ١١

Orada boş söz işitmezler.

– Seyyid Kutub

فِيهَا عَيۡنٞ جَارِيَةٞ ١٢

Orada akan bir kaynak vardır.

– Seyyid Kutub

فِيهَا سُرُرٞ مَّرۡفُوعَةٞ ١٣

Orada yükseltilmiş tahtlar vardır.

– Seyyid Kutub

وَأَكۡوَابٞ مَّوۡضُوعَةٞ ١٤

Konulmuş kadehler.

– Seyyid Kutub

وَنَمَارِقُ مَصۡفُوفَةٞ ١٥

Dizilmiş yastıklar.

– Seyyid Kutub

وَزَرَابِيُّ مَبۡثُوثَةٌ ١٦

Serilmiş halılar vardır.

– Seyyid Kutub

أَفَلَا يَنظُرُونَ إِلَى ٱلۡإِبِلِ كَيۡفَ خُلِقَتۡ ١٧

Bu insanlar bakmıyorlar mı, develerin nasıl yaratıldığına?

– Seyyid Kutub

وَإِلَى ٱلسَّمَآءِ كَيۡفَ رُفِعَتۡ ١٨

Göğün nasıl yükseltildiğine?

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu